Çocuklar İçin Psikolojik Danışmanlık Nedir?
Söz konusu olan çocuklar olduğunda psikoterapi’nin de yaşlarına uygun bir düzlem ve ortamda sunulması büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle çocuklara sunulacak terapilerin olmaz olmazı yapılandırılmış bir oyun ortamının varlığıdır. Çocuklar korku, kaygı, üzüntü, öfke, kıskançlık gibi birçok duygularını ve içsel çatışmalarını oyun vasıtasıyla dile getirirler. Koşulsuz kabul, derin samimiyet ve sevgiye dayalı kurulan bir ilişki çerçevesinde çocuk, içsel sıkıntılarını yeniden canlandırır ve yaşamış olduğu bu yeni deneyim neticesinde duygularını ifade etmek için gerekli olan uygun davranış biçimlerini öğrenir.
Çocuk danışmanlığı, çocuğun bireysel gelişiminin yaş grubu özelliklerine ve cinsiyetine uygun olarak ilerleyip ilerlemediğinin tespit edilmesi, çocuğun verdiği mesajların doğru algılanması ve oluşabilecek davranışsal veya duygusal sorunların önüne geçilmesini sağlamaktadır.
Aileler ve gerektiğinde okul ile işbirliği içerisinde sürdürülen danışmanlık hizmeti; çocuğun gelişim sürecinde ailenin nasıl bir yol izlemesi gerektiği, çocukla ilgili zorlandığı alanlarda nasıl davranması gerektiği, hangi alanlarda çocuğunu desteklemesi gerektiği bilgilerini de kazanmasına yardımcı olur.
- Duygusal ve davranışsal sorunlar,
- Ağlama nöbetleri,
- Uyku problemleri ve uyku alışkanlığı,
- Tuvalet eğitimi ve alt ıslatma (Enürezis),
- Parmak emme,
- Korkular ve kaygılar,
- Yalan söyleme,
- Tikler ve takıntılar,
- Saldırganlık ve vurma davranışı,
- Okul korkusu fobisi,
- Çalma davranışı,
- İçe kapanma ve utangaçlık,
- Geç konuşma,
- Kardeş kıskançlığı,
- Boşanma döneminde çocuk danışmanlığı,
- Evlat edinme süreci ve sonrası çocuk danışmanlığı,
- Beslenme ve yeme problemi,
- İştahsızlık ve yemek yememe,
- Çocukluk çağı depresyonu başlangıcı,
- Gelişim problemleri,
- Yaygın gelişimsel bozukluk,
- Dikkat eksikliği ve hiperaktivite (DEHB).
Çocuk Psikolojisi
Çocuklar, bebeklik döneminden başlayarak duygu ve davranışlarda başkalaşım geçirir. Bu değişim 2 yaşından itibaren net bir şekilde görülmeye başlar. Öfke nöbetleri, ağlama krizleri, aşırı tepki ve davranış sorunları birbirini takip edebilir. Yetişkin olmaya adım adım yaklaştıkça yaş buhranları ve sancıları da devam eder. 5 yaşını dolduran bir çocuğun duygusal olarak daha karmaşık bir yapıya gelmesi insanlığın gelişimi açısından doğaldır. Lakin bu süreci sağlıklı bir şekilde atlattığında yetişkinliğinde, çocukluk travmalarını taşımak zorunda kalmayacaktır. İlerleyen dönemlerde çocuk psikoloji bozuklukları ile karşılaşılmaması adına uzman desteği gereklidir. Pedagog hangi bölüm, dikkat eksikliği hangi doktor bakar gibi soruların cevabını arayan ebeveynler Kocaeli Aile Danışma Merkezi gibi nitelikli kurumlardan destek alabilecektir. Dönemsel ve düzenli olarak pedagog yardımı alındığında çocuk psikolojisi korunması da kolaylaşır. Erken dönemde tedbir almak çocukların bilişsel, duyuşsal ve davranışsal gelişimini de destekler.
Çocuklarda sık görülen dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda pedagog yardımı alındığı sürece hastalığın olumsuz sonuçları da azalır. Dikkat eksikliği hangi doktor bakar gibi soruların cevabını arayan kimseler bulunduğu yerdeki en iyi aile danışma merkezi ile görüşmelidir. Karamürsel psikolog ve pedagog, çocuk psikolojisi konusunda gerekli desteği nitelikli şekilde sağladığı gibi ailelere de destek verir. Çocuk psikoterapi tekniklerini uygularken tedavinin kalıcılığını sağlamak adına ebeveynler ile de görüşür. Çocuk ve ergen psikologu; gelişimsel, bilişsel, duygusal ve ailesel sorunların çözümünde en doğru kişidir. Sorunların zamanında çözümlenmesi ve sürecin aile ile yürütülmesi konusunda uzmandır.
Çocuk psikolojisi davranışlardan, tepki ve söylemlerden sık etkilenir. Gerçeklik kavramları zaman içinde oluştuğundan yetişkinlere sorun olarak gelmeyen çoğu durum çocuklarda derin yaralara neden olabilir. Bunu önlemek veya çocukların doğru düşünmesini desteklemek adına Karamürsel psikolog büyük ölçüde yardımcı olur. Çocuklarda görülen psikolojik bozukluklara etkili yaklaşım tekniklerini kullanır.
Çocuklarda görülen bazı psikolojik sorunlar;
- Depresyon
- Yeme bozuklukları
- Cinsel kimlik bunalımı
- Akran zorbalığına bağlı görülen psikolojik sorunlar
- Fobi
- Mani
- Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu
- Travma
- Ayrılık ve boşanmaya bağlı görülen davranışsal problemler
- Alt ıslatma
- İnternet bağımlılığı, telefon bağımlılığı, oyun bağımlılığı ve bilgisayar veya tablet bağımlılığı
Çocuk ve ergen terapisi ile bu gibi sorunların yanında daha fazlasına çözüm bulmak da kolaylaşır. Masal terapisi, bilişsel davranışçı terapi, EMDR terapi, çözüm odaklı terapi, şema terapi, oyun terapisi, kum terapisi gibi çeşitli psikoterapi yöntemleri kullanılmalıdır. Bunların her birinin eğitimini almış pedagoglar çocuklarınıza gerektiği şekilde yardımcı olacaktır. Kimlik gelişimini tamamlamaya çalıştıkları süreçte farklı ortamlarda yaşadıkları sorunların üstesinden gelebilmek adına destek zorunludur. Çocuk okul, sınıf, ortam ve çevre değiştirdikçe sorunlarına bir yenisinin eklenmesi de kaçınılmazdır. Bunu önlemek erken tedbir ve çocuk psikoloji desteği önemlidir.

YEME BOZUKLUĞU
Yemek yemek; çocuğunuzun önemli fiziksel ihtiyaçlarından biridir. Düzenli ve yeterli düzeyde beslenme çocuğunuzun sağlıklı büyümesi açısından öncelikli koşullardan biridir.

ÖZGÜVEN EKSİKLİĞİ
Birey yaşamı sırasında ilişkilerinde, okul ya da iş yaşantısında, kendisini yeterli, yaptıklarını işlevsel ve önemli hissediyorsa “özgüvenli” olduğundan söz edilebilir. Özgüveni olan kişiler, çocukluklarından itibaren kendine değer veren, çevrelerinden değerli olduklarını duyarak buna inanmış kişilerdir.

TUVALET EĞİTİMİ
Çocukların idrar torbasının gelişimi 15-18 aylarda başlar. Çocuklar çişlerini geceleri daha az yaparken gündüzleri bu süre yaklaşık 3 saatte birdir. Bu süreç, 15 aylıktan 3 yaşına kadar değişebilir.

EBEVEYNE BAĞLANMA
Bağlanma, bebek ile ona temel bakım veren kişi arasında oluşan bağdır. Bebeklerin babalarına, dedelerine, anneannelerine, babaannelerine ve hatta kardeşlerine bağlanma geliştirdikleri bilinmekle birlikte, temel (birincil) bağlanma anne ile gerçekleşir.

SINIR KOYMA PROBLEMİ
Ebeveynlerin bir kural ve beklentiyi öğretebilmek için kullandıkları sürece sınır koyma denir. Sınır koyma aynı zamanda çocuğa bakım veren kişinin, çocukla aralarındaki güvenli ilişkiye zarar vermeden, çocuğun davranışlarını kısıtlamasıdır. Burada aradaki güvenli ilişkiyi koruma çabası oldukça önemlidir.

ÖFKE KONTROL BOZUKLUĞU
Öfke : Kişinin çevresinde olup biten olaylara ve kendisine yönelik her türlü tehdide karşı geliştirdiği ,belirli dozlarda meşru kabul edilen bir savunma düzeneğidir. İnsanoğlunun temel bileşenlerinden olan öfke, sosyal çevre ve ebeveyn etkisi ile doyuma ulaşır.

AYRILMA KAYGISI
“Çocuğum beni bir an bile bırakmıyor! Tuvalete bile beraber gidiyoruz, gözünün önünden ayrıldığım an çığlığı basıyor!” Bu ve benzeri cümleleri etrafınızdaki ebeveynlerden mutlaka duymuşsunuzdur.

OKULA UYUM SÜRECİ
Okula yeni başlayan çocuklar için öncelikli hedef, akademik başarıdan çok çocuğun okula uyumu olmalıdır. Okul başlangıcı çocuğun hayatında önemli bir adım olduğu için, okula olumlu bir başlangıç yapmak, çocuğun okul hakkındaki olumlu düşüncelerin gelişimine katkı sağlar.

MAHREMİYET EĞİTİMİ
Mahremiyet eğitimi, cinsel eğitimden daha kapsamlı bir kavramdır. Cinsel eğitim, çocuğun kendi cinselliğini tanıması, gelişim sürecinde cinsellikle ilgili yaşayacağı fiziksel ve duygusal farklılıkları öğrenmesi yanında, anne babasına sorduğu cinsellikle ilgili soru ve cevapları kapsar.