[ultimate_heading main_heading="BANU KILIÇ" heading_tag="span" main_heading_color="#000000" sub_heading_color="#3f3f3f" spacer="line_only" spacer_position="middle" line_height="1" main_heading_style="font-weight:bold;" main_heading_font_size="desktop:30px;" sub_heading_font_size="desktop:24px;"]
AİLE DANIŞMANI/PSİKOLOG
[/ultimate_heading]
CV GÖRÜNTÜLE
ÇOCUĞUM NEDEN OKUYAMIYOR?
Öğrencilerin yaşamış oldukları sorunlar arasında en çok karşılaşılan konu okuma bozukluğudur. Okuma bozukluğu, yalnızca görsel algılama problemi olmamakla beraber, aynı zamanda sembollerin anlamlı ve ilişkili olarak çözümlenememesi durumudur. Okuma; görsel, işitsel ve dil gelişimi ile ilgili olan bütüncül bir beceridir. Bu alanlarda yaşanılan bir sıkıntı okuma bozukluğuna sebep olabilmektedir. Okuma bozukluğu karşımıza birçok şekilde çıkabilir. Bunlar; atlayarak okuma, hatalı heceleme, satır atlama, harf, hece ve kelime ekleme ya da çıkarma, durarak okuma ve yanlış okuma gibi görülür. Bu durumlara bağlı olarak da okumayı anlama...
Daha fazla oku
Küçük yaştan beri hayaller kurarak geleceğimizi kafamızda şekillendiririz. Her yeni yaş yeni bir hayal ile gelir. Yaşımız ne kadar küçük ise hayallerimizin sınırı o kadar geniştir. Kimimiz prenses olmayı kimimiz astronot olmayı hayal ederiz. Yaşımız daha büyüdüğünde ve düşüncelerimiz daha da olgunlaştığında geleceğimiz ile ilgili hayallerimizde bir raya oturur. Daha gerçekçi hayaller kurmaya başlarız. Bunlar aynı zamanda hedeflerimiz de olur. Kimimiz doktor, kimimiz öğretmen olmak isteriz. Peki gerçekten doğru hayalleri mi kuruyoruz? Bunu nasıl anlayabiliriz?
Hayal etmek belki de en güzel aktivitelerden birisidir. İstediğimizi düşünebiliriz ve bunun sınırı yoktur. Gelecek hayallerimizde de böyle olacağını düşünürüz ancak hayatın gerçekleri önümüze çıkmaya başlayacaktır....
Daha fazla oku
Okul öncesi dönem, 0-6 yaş arası, çocuğun gelişimi için büyük önem taşımaktadır. Bu dönem çocuğun duygusal, zihinsel, sosyal ve fiziksel beceriler kazandığı bir dönemdir. Aynı zamanda bireyselleşmeye başlayan çocuk, kişiliğinin temelini de bu dönemde atar.Çocuk için sosyal ilişkiler ilk ailede şekillenmeye başlar. Sonrasında alınan anaokulu eğitimiyle birlikte sosyalleşme artar ve arkadaşlık ilişkileri önem taşımaya başlar. Bu nedenlerden dolayı bir çocuğun hayatında okul öncesi eğitimin önemi oldukça büyüktür.Okula başlamak, hem çocuk için hem de aileler için heyecan verici ve bir o kadar da önemli bir süreçtir. Çünkü çocuk ilk kez aileden ayrılmakta ve yeni bir ortama uyum sağlamaya çalışmaktadır. Bu süreçte...
Daha fazla oku
Yetişkin bireylerde ve çocuklarda dikkat eksikliği sıklıkla görülen bir durumdur. Bireyler dikkatlerini odaklamada, verilen komutu izlemede, organizasyon yapmada güçlük çekerler. Yoğun dikkat gerektiren işlerden kaçınırlar. Bu noktada dikkat eksikliğinin hangi noktada olduğunu ölçmek ve uzman desteği almak en sağlıklı yol olacaktır. Dikkat eksikliği, hiperaktivite, dürtüsellik gibi pek çok noktayı ölçen MOXO dikkat testi bu noktada yardımcı olacaktır. Moxo dikkat testi uzmanlar tarafından uygulanan, duygu ve görüş içermeyen, online ortamda uygulanan bir testtir. Dikkat, zamanlama kontrolü, hiperaktivite ve dürtüsellik durumlarının performans ölçümlerinde etkili olan bir testtir. Testin içeriğinde bulunan çeldiriciler görsel ve işitseldir. Test uygulanırken bireyin belirli olan hedefe tepki vermesi...
Daha fazla oku
Ergenlik dönemi; fiziksel ve duygusal süreçlerin yaşandığı, cinsel ve psikososyal açıdan olgunluk ile başlayan, kişinin bağımsızlık ve sosyal üretkenliğini kazandığı ve duygusal gelgitlerin yaşandığı bir dönemdir.
Ergenlik dönemindeki kişiler bağımsızlık arayışında olmaktadırlar. Kendi başlarına kendi seçimlerini yapmak, kendi yaşamlarını tek başına düzenlemek isterler. ‘’Anne-babam her şeyi bilir’’ düşüncesi yerine zamanla ‘’onlar nereden bilecek, onların zamanı geçmişte kalmış, ben daha iyisini bilirim’’ düşüncesi alabilmektedir.
Ergenlik dönemindeki bireyler aileden uzaklaşıp kendi kimliklerini bulmak isterler. Bunun için yalnız kalıp, odasına kapanıp kimseyle konuşmayıp, odalarına kimseyi sokmak istemezler. Yalnız kalmak isterken, diğer taraftan ise arkadaşlarından dışlanmaktan da korkarlar. Seçilmiş arkadaşlar o yıllarda çok önemli olmaktadır.
Bir gruba...
Daha fazla oku
ÇOCUKLARA KİTAP OKUMA ALIŞKANLIĞI NASIL KAZANDIRILIR?
Düşünen ve kendisini ifade edebilen çocuklar yetiştirebilmek için onlara kitap okuma alışkanlığının kazandırılması oldukça önemlidir. Çocukların ilk alışkanlıklarını kazandığı ve ilk öğrendikleri yerin ailede gerçekleştiği düşünülürse çocuğun önünde ailenin sergilemiş olduğu tutum ve davranışların ileride çocuğun okuma alışkanlığını önemli ölçüde etkilediğini unutmamak gerekir. Çocuklara okuma alışkanlığının kazandırılması için ebeveynlere düşen önemli görevlerden bahsedecek olursak, öncelikle çocuğunuza erken yaşlarda özel zaman ayırarak, onun ilgi düzeyi ve yaşına uygun öykü ve masal kitapları okuyabilirsiniz.
Ev içerisinde hem aile bireylerinin hem de çocukların ulaşabilecekleri bir yere farklı türde kitapları içeren bir kitap köşesi oluşturabilirsiniz. Burada dikkat çekmek istediğim önemli...
Daha fazla oku
Sınav kaygısı, sınav öncesinde edinilmiş olan bilginin, sınav esnasında etkili bir şekilde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine sebep olarak yaşanan yoğun kaygı durumudur.
Kaygı, stres ve tehlike durumlarında ortaya çıkan sağlıklı bir duygu olmakla birlikte, kaygının seviyesi ve süresi çok önemlidir. Kaygının çok düşük veya çok yüksek olması başarıyı olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Sınav kaygısı; zihinsel ve fiziksel belirtiler olmak üzere iki şekilde yaşanmaktadır. Fiziksel belirtiler; çarpıntı, ellerde titreme ve terleme, ateş basması, baş dönmesi şeklindedir. Zihinsel belirtiler ise; düşünceleri toparlayamama, unutkanlık, dikkat ve konsantrasyon güçlüğü gibidir.
Bu kaygı ile başa çıkmak için; düşünce biçimimizi düzenlemek, kaygımızın kaynağı olan düşüncelerimizi olumlu olanları...
Daha fazla oku
Ergenlik… Belki de bir kalıba soktuğumuz, gelişim evrelerimiz içinde bizim için en önemli olan ancak olumsuz baktığımız bir zaman dilimi.
Ergenlik aslında bir anlamda araf dönemidir. Kişiliğin, benliğin arafta ve arayışta olduğu dönemdir. Yetişkinliğe ilk adım sürecimizdir. Aileler olarak genelde ergenliği bir isyan, hırçınlık evresi olarak görürüz. Altında yatan sebepleri, gençlerin davranışlarının kaynağını keşfetmekten belki de kaçınırız. Ama aslında çocuklarımı anlamamız gereken en önemli dönem olduğunu fark etmeyiz.
Ergenlik döneminde beyin gelişimi her açıdan devam eder. Duygulardan sorumlu kısım, bilinç ile sorumlu kısım da bu süreçte gelişir yani gençlerin bu dönemde duygusal anlamda patlamalar yaşamaları çok olağandır. Bedensel gelişimde devam ettiği için...
Daha fazla oku
Yaşamımız boyunca pek çok stresli durumla karşı karşıya kalabiliyoruz. Peki yoğun bir stres altında olduğunuzda veya kendinizi huzursuz hissettiğinizde dikkatinizi bedeninize çevirdiniz mi? Stres altında iken davranışlarınız, hafızanızdan geçen düşünceler, yaşamış olduğunuz duygulara baktınız mı? Stresli veya heyecan yaratan durumlara maruz kalındığında çevresindeki uyaranlar ile başa çıkmakta zorlanan bireylerde tırnak yeme davranışı görülmektedir. Aynı zamanda sıkıntı yaşayan ve boşluk hisleri olan bireylerde de hayatlarındaki boşluk hissiyatından ötürü tırnak yeme davranışı görülebilmektedir. Kaçış yolu, o anki stresi azaltacak bir çözüm gibi görülmektedir. Bu noktada ailelerin aklında tek soru bulunmaktadır; 'Çocukların tırnak yemesi nasıl önlenir?' Burada önemli olan davranışın altında yatanı bulmak ve...
Daha fazla oku
Akran zorbalığı, çocukların çevrelerindeki arkadaş grupları tarafından maruz kalmış oldukları fiziksel, cinsel veya sözel olarak zarar verici davranışlarda bulunulmasıdır. Günümüzde özellikle okullarda maalesef ki sıklıkla akran zorbalığına rastlanılmaktadır. Bu zorbalığa maruz kalan çocuklarımız genellikle yaşamış oldukları olayları aile ya da öğretmenlerine söylemek istememektedirler. Bu sebepten dolayı çevrelerinden destek almaları gecikmektedir. Söylemek istememelerinin nedenleri alay edilme, kendilerine inanılmayacağı düşüncesi, ebeveynler tarafından suçlanma korkusudur. Ayrıca zorbalık yapan kişilerin çocuğu korkutmaları ve tehdit etmeleri de çocuğu sindirmektedir. Yaşıtlarına olan davranışlarındaki sertlik, uygulanan hareketlerin dozunu ayarlayamama, söylenen sözlerin kırıcı olmaları çocukları birbirinden uzaklaştırarak asosyal bir yapıya sokmaktadır. Arkadaşlarının yanına gitmeye çekinen, aynı ortamda bulunduklarında...
Daha fazla oku
Bir cevap yazın