Günümüzde birçok aile çocuğunun üstün zekalı olup olmadığını merak etmekte ve bunun için bir uzmana başvurmaktadır. Bunu anlamak için öncelikle çocuğu iyi gözlemlemek ve tepkilerini takip etmek gereklidir.Üstün zekalı çocuklarda okul öncesi dönemde; uzun dikkat süresi, erken ve kapsamlı dil gelişimi, merak, hızlı öğrenme, canlı hayal gücü, lider olma ve sürekli soru sorma gibi özellikler görülmektedir.
Okul çağındaki üstün zekalı çocuklarda ise; iyi derecede uzun süreli hafıza, geniş sözcük dağarcığı, okuduğunu anlamadaki başarı, matematiksel akıl yürütme başarısı, karmaşıklığı çözümleme becerisi, aşırı yaratıcılık, aşırı merak, çok fazla soru sorma, yüksek seviyede espri anlayışı, bilgisayar kullanımındaki başarı, ilginç fikirlere sahip olma, sanat, bilim,...
Daha fazla oku
Günümüzde pek çok aile çocukları okul çağına geldiğinde oyun oynamayı zaman kaybı olarak görmektedir. Oysaki oyun eğitimin içerisindedir. Çocuklar oyun içerisinde öğrenip gelişirler. Çocuk, yaşamına katkı sağlayacak birçok davranışı ve bilgiyi oyun yoluyla öğrenir. Aileler çocuklarının beslenme, barınma gibi temel ihtiyaçlarını karşıladıkları gibi oyunu da çocuğun gelişimi için gerekli temel bir ihtiyaç olarak görmelidirler.
Oyun çocuğun kendini ifade etmesi, yeteneklerini keşfetmesi, motor becerilerini geliştirmesi, zihinsel, duygusal gelişimi ve dil gelişimini sağlaması için en etkili yöntem şeklidir. Bir bakımdan oyun çocuğun dili gibidir. Henüz konuşamayan, kendini ifade edemeyen ya da ihtiyaçlarını dile getiremeyen çocuklar oyun vasıtasıyla iç dünyalarını dışarıya yansıtırlar .Çocuklar...
Daha fazla oku
Hepimiz ‘’ Bir dil bir insan, iki dil iki insan ‘’cümlelerini duyarak büyüdük. Çocuğumuzun yabancı bir dili en az kendi ana dili kadar konuşması en büyük hayallerimizden biri oldu. Peki çocuklar yabancı dil eğitimini almaya kaç yaşında başlamalı, ne zaman başlatmalıyız?
Kendi dilimizi nasıl ki ailemizden duyarak ve taklit ederek öğreniyorsak, yabancı dil öğreniminde de aynı aşamalar geçerli olmaktadır. Bu sebeple çocuğunuz yabancı dil ile ne kadar erken yaşta tanışırsa o dili öğrenmesi de o kadar kolaylaşacaktır.
Çocuklarda bir dilin etkin bir şekilde kullanılabilmesi 4 yaş itibariyle mümkün olmaktadır. Fakat 3 yaş öncesi çocuklar yabancı bir dile ne kadar fazla maruz bırakılırlarsa...
Daha fazla oku
Aileler çocuklarının gelişimlerine her an tanık olmaktadır. Gelişim sürecinde ortaya çıkan durumları fark ederek çözüm arayan pek çok ebeveyn bulunmaktadır. Çocuklarda bu süreçte en çok yaşadığı gelişim bozukluklarının başında dil gelişimi gelmektedir. Bir tarafta çocuğunun konuşmamasından yakınan ebeveynler, bir taraftan kelime sayısının çocuğun yaşına uygun olup olmadığını merak edenler, diğer tarafta ise birkaç dili bebeklikten itibaren nasıl öğretebileceğini düşünen aileler…Kısacası çocukların dil gelişimi merak edilen önemli konular arasındadır.
Bebeğimizin ilk çıkardığı sözcük hepimizin anıları arasındadır. İlk kelimeler genellikle anne ve babadır. Bu kelimeleri ise ne zaman, kaç aylıkken söylemesi gerektiği önemlidir.
Bebeklerde dil gelişimi ile ilgili bir sıkıntı yok ise doğarken konuşma...
Daha fazla oku
Günümüzde ebeveynler çocuklarının hiperaktif olup olmadığını merak etmekte ve eğer hiperaktif ise nasıl davranacakları konusunda endişelenmektedirler. İçinde bulunduğumuz pandemi süreci ile evlerimizde ailemiz ile geçirdiğimiz süreler arttığında bazı durumların daha çok farkına varmaya başladık. Eşimizle iletişim sorunu yaşıyorsak fark ettik, çocuklarımızda dikkat eksikliği, hiperaktivite, algılama gibi noktalarda problemler varsa fark ederek çözüm yolları aramaya başladık. Evde daha çok vakit geçirerek hareketleri kısıtlanan çocukların içinde biriken enerji ortaya çıkmak isteyecektir. Ancak yaşanan pandemi ile dışarı çıkarmaya çekindiğimiz çocuklarımız ya telefon, tablet gibi teknolojik araçlara yönelecektir ya da içindeki enerjiyi evde ortaya çıkararak daha hareketli bir yapıya sahip olacaktır.
Hiperaktif çocuklar;
Bir yerde oturamaz...
Daha fazla oku
Son zamanlarda sosyal medya kullanımının da yaygınlaşması ile birlikte geçmişten beri süregelen çocuk istismarı haberlerini sıklıkla duymaktayız. Pedofili veya sübyancılık, yetişkin bir bireyin ergenlik öncesi çocukları ya da ergenliğe yeni giren kişileri cinsel açıdan çekici bulması ve cinsel eğilimin çocuklara yönelik olmasına sebep olan bir rahatsızlıktır.
Tacizci birey çoğunlukla çocuğun yakın çevresinden biri olmaktadır. Bu kişiler; çocuğun ailesi, akrabaları ve komşuları olabileceği gibi çocuklara yakın olabilecek servis şoförü, öğretmeni veya bakıcısı gibi mesleklerden de olabilmektedir. Pedofilik kişiler istismar olayının ardından bu durumu genellikle inkâr edip, kendilerine savunma mekanizmaları üretmektedirler. Yaşanılan durumu küçümseyebilir (sadece bir kez oldu gibi) veya çocuğa yardım eden...
Daha fazla oku
[ultimate_heading main_heading="BANU KILIÇ" heading_tag="span" main_heading_color="#000000" sub_heading_color="#3f3f3f" spacer="line_only" spacer_position="middle" line_height="1" main_heading_style="font-weight:bold;" main_heading_font_size="desktop:30px;" sub_heading_font_size="desktop:24px;" margin_design_tab_text=""]
WISC-R UYGULAYICISI
PSİKOLOG/AİLE DANIŞMANI
[/ultimate_heading]
CV GÖRÜNTÜLE
Wısc-r zeka testi bireylerin zihinsel aktivitelerini ölçmek amacıyla uygulanan bireysel zeka testidir. Ülkemizde geçerliliği ve güvenilirliği en yüksek olan zeka testlerinden bir tanesidir. Bireysel olarak uygulanmaktadır ve ortama 1, 1 buçuk saat sürmektedir. Testin süreci uygulanan çocuğun performansına göre değişkenlik göstermektedir. Wısc-r 6 sözel 6 performans olmak üzere 12 alt testten oluşur ve sonucunda bireyin sözel, performans ve genel olmak üzere 3 kategoride zeka değerlendirme sonuçları çıkmaktadır. Zekanın yanında dikkat, odak, algı, öğrenme güçlüğü gibi durumları da ölçerek çocuğun hangi alanda gelişmesi gerektiğini ya da hangi alanda çok iyi...
Daha fazla oku
Disleksi bireylerin normal ya da üstün zeka düzeyinde olmalarına rağmen okuma yazma gibi becerilerinde problem yaşamalarına sebep olan öğrenme bozukluğudur. Öğrenme bozukluğu zeka geriliği ile alakası olmayan, bireylerde konuşma bozukluğu ve hafıza zayıflığı oluşturan bir durumdur. Genellikle en çok gözlenen belirtisi okuma bozukluğudur. Okumanın yanında dikkat ve hafızayı da etkilemektedir. Disleksi yaşayan çocuklar okuma ve yazmada güçlük çektikleri için kendi düzeyinde olan çocukların gerisinde kalabilirler. Dislektik çocuklarda görülen diğer belirtilerde anlama bozukluğu ve aşırı dikkatsizlik durumudur. Öğrenme bozukluğu beceriler arasında çelişkiler yaratarak da kendisini gösterebilir. Bu nokta önemli olan ailenin ve öğretmenin gözlemidir. Çocukta bu belirtiler gözlendiğinde bir uzman desteği...
Daha fazla oku
Özellikle genç nesillerin daha çok ilgi alanına giren oyun bağımlılığı günümüzde son derece yaygındır. Pandemi sürecinden dolayı evde kalan çocuklarımız ve gençlerimiz uzaktan eğitim sürecinin dışında telefon, tablet ya da bilgisayarda daha fazla vakit geçirmeye başladılar. Şartların değişmesinden ve evde canları sıkılıp dışarı çıkamadıklarından yakınan çocuklarımız telefon veya tabletlerle daha fazla ilgilenmiş oldular. Tabi bu sürede internette oynanan oyunların süresi de arttı. Öyle ki bazı çocuklar saatlerce ekran karşısından oyun sebebiyle kalkmamakta, yemeden içmeden kesilebilmektedir. Bu da paralelinde oyun bağımlılığına neden olabilmektedir.
Eğer çocuğunuz internet oyunlarına fazlaca kafa yorup oynamadığında kendini kötü hissediyor veya yoksunluk belirtisi gösteriyorsa, kendini kısıtlamaya çalışsa da...
Daha fazla oku
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) bireyin aile hayatı, akademik başarısı, benlik saygısı ve sosyal ilişkileri açısından olumsuz etkileri olan ve sıklıkla görülen bir psikiyatrik bozukluktur. Dikkat eksikliği ifadesinde anlatılmak istenen çocuğun dikkatinin olmamasından ziyade dikkatini belli bir süre boyunca özellikle zihinsel uğraş gerektiren problem çözme, ders çalışma ya da çocuk için eğlenceli olmayan bir görev sırasında kendisini belli eden konsantre olamama durumudur. Dikkat eksikliği ve hiperaktivitesi olan çocuklar tam tersi eğlenceli ve ilgilerini çeken televizyon ve bilgisayar oyunları karşısında saatlerce sıkılmadan durabilmektedirler.
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu’nun en çok görülen temel belirtileri; hareketlilik, dürtüsellik ve dikkat eksikliğidir. Bu rahatsızlıkta her...
Daha fazla oku
Bir cevap yazın